02 Haz

On Ekim Yaralılarının Sağlık Giderlerinin Tazmini

10 Ekim Ankara Katliamı yaralılarının sağlık hizmetlerinden ücretsiz yararlanması gerekirken, çeşitli sağlık hakkı ihlalleri geçtiğimiz 8 ay boyunca çeşitli biçimlerde ortaya çıktı. Hukukçu Dayanışması yaralıların giderlerinin tazmini için aşağıdaki dilekçeyi hazırladı. Sağlık hizmetleri için ücret ödemek durumunda kalan On Ekim Ankara Katliamı yaralıları aşağıdaki dilekçe örneğini kullanarak illerindeki valiliğe veya kaymakamlığa başvurabilirler.

Read More

18 Oca

10 Ekim Dayanışmasından 100. Gün Açıklaması

 

Untitled designBugün; sonuçları itibarıyla yakın tarihimizin en büyük katliamının 100. günü; kaybettiğimiz canlarımız; yaralanan arkadaşlarımız, yoldaşlarımız ve tüm tanıklar adına hak temelli arayışımızı sürdürüyor ve halen güncelliğini koruyan sorunları ve bazı umut verici gelişmeleri paylaşarak; görünür kılmak istiyoruz.

10 Ekim 2015 tarihinde, Ankara’da, KESK, DİSK, TMMOB, TTB gibi kurumların çağrısı ile, “Savaşa İnat Barış Hemen Şimdi” şiarı ile Emek, Demokrasi ve Barış mitingi düzenleme kararı alınmıştı. Bu çağrıya yanıt veren HDP, CHP, EMEP, Devrimci Parti, SYKP, ESP, EHP, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi, HDK, Halkevleri, Haziran Hareketi Derneği, Barış Bloku, Barış Anneleri gibi pek çok örgütlenme, çok sayıda Demokratik Kitle Örgütü, Sivil Toplum Örgütü, Alevi Örgütleri, Kadın Örgütleri ve yurttaş Emek, Demokrasi ve Barış mitingini destekleyerek, mitinge güçlü bir katılım sağlayacaklarını açıkladı. Türkiye’nin her yerinden barış çağrısı yapmak için bir araya gelen on binlerce insan sabahın erken saatlerinden itibaren alanda toplanmaya başlamıştı ki saatler 10.04’ü gösterdiğinde,Ankara Tren Garı önündeki caddenin üzerinde; saniyelik aralıklarla, birbiri ile yaklaşık 50-60 m. mesafede, en az 1000 kişilik kitleyi doğrudan fiziksel olarak etkileyecek büyüklükte iki ayrı, bombalı intihar saldırısı gerçekleştirildi.

 

KAÇ YOLDAŞIMIZ ÖLDÜ, KAÇ YARALIMIZ VAR

BİLMİYORUZ

Türkiye’nin başkentinde, canlı yayında gerçekleşen ve devlet erkânının neredeyse tümünün açıklama yaptığı katliamda yaşamını yitiren ve yaralanan canlarımızın sayıları henüz kesinleştirilmedi. Adli tıbbın kayıtlarına girmeden illerine gönderilen cenazeler olduğu ve hayatını kaybedenlerin sayısının 105’den fazla olabileceği bilgisi güncelliğini koruyor.

İsimleri belli olan kayıplarımızın sayısı 100 olarak yayımlandı. Ancak hali hazırda ana akım medya dahil pek çok yerde katledilenlerin sayısı 102 veya 103 olarak verilirken; bu sayıya canlı bombalar da dahil ediliyor.Yaşanan bu çelişkiyi ortadan kaldırmak ve kayıp yakınları/yaralılara ulaşmak için bilgi edinme özgürlüğü kapsamındaki başvurularımız sonuçsuz kaldı. Geçtiğimiz ay yaptığımız istişareler sonucunda İzmir milletvekili Ertuğrul Kürkçü’nün imzasıyla soru önergesi verildi. http://www.onekim.org/tr/2015/12/1010-katliaminda-hayatini-kaybeden-ve-yaralanan-insanlarin-bilgileri/Günler geçmesine karşın henüz ilgili makamlar soru önergesine yanıt vermediler.

Bu arada Dayanışma olarak kriz masalarında derlenen bilgilerle bir veri tabanı oluşturduk. Bu veri tabanının tamamlanması için bizim ve çağrıcı kurumların çalışmaları sürüyor.

HUKUKİ SÜREÇ

Öte yandan anmalara katılan insanlara ve ailelere soruşturma açılıyor. Soruşturma üzerinde gizlilik kararı devam ediyor. Katliamda yaralanan insanların avukatları olmaksızın ifadeye çağrıldığı biliniyor.

TIBBİ HİZMETLER

Ankara’da tedavi gören yaralıların  ihtiyaçlarının takibinde kriz masalarında sorumluluk alan gönüllüler çalışmalarını sürdürüyor. Ancak ayakta tedavi olanlar, kısa süreliğine tedavi amacıyla Ankara’ya gelenler ve kendi illerinde tedavi olanların nerede ve nasıl bir sağlık hizmeti aldığına dair tam bir veri tabanı oluşturulamadığı için yaralıların tümünün bir biçimde takibinin yapılmasında sıkıntılar yaşanıyor.

SGK’nın resmi genelgesine karşın, eczanelerden terör mağduru statüsüyle ücretsiz ilaç alımı konusunda da sıkıntılarla karşılaşılıyor. Eczanelerin konuyla ilgili bilgilendirilmediği gözleniyor. http://www.onekim.org/tr/2015/11/hukukcu-dayanismasinin-saglik-ve-tazminat-haklariniza-yonelik-hazirladigi-bilgi-notu/

PSİKO-SOSYAL DANIŞMA DESTEĞİ

EKONOMİK İHTİYAÇLAR

 

ANMA VE ANITLAŞTIRMA

Her ay gerçekleştirilen anmalarda ailelerin de sık sık dile getirdiği gibi “hayatını kaybedenlerden daha az insan anmaya katılıyor”. Devletin ilk gününden beri katliamı görünmez kılmak için gösterdiği çaba, güvenlik kaygısını sürekli gündemde tutan algı yönetimi anmalara ilgiyi azaltırken, çağrıcı yapıların ülke gündemi sebebiyle bölünen gündemi katılımcıların sayısının anmadan anmaya azalmasına neden oluyor. Anmalarda bile trafiğe kapatılamayan alanda; bir cadde tabelasının dışında belirgin bir değişiklik yaşanmadı. Kentsel alanda katliamın anıtlaştırılması süreci de belirsizliğini koruyor. Barış için alanda olanların talepleri güncelliğini korurken katliamın bir kaç örgüt ve gönüllülerin dışında sahiplenilmeden unutulması hedefleniyor, görünmez kılınmasına ilişkin çabala sürüyor.

On Ekim Dayanışması olarak sorunların ve yaşananların görünür olması için çaba gösteriyoruz. Bugüne kadar kurduğumuz web sitemiz, sosyal medya ağımız aracılığıyla aktif olarak sorumluluk alıyor, kayıp yakınlarının ve yaralıların örgütlü yapılar tarafından sunulan hizmetlere ulaşmalarını sağlamak amacıyla bir veri tabanı oluşturuyoruz.

Bugüne kadar yaşam öykülerini derledik, web ve sosyal medyada “SayıDeğilİnsan” başlığı ile paylaştık. Geçtiğimiz günlerde; tanıklıklar, yaşam anlatımları, haber, fotoğraf ve görüntülerden oluşan; bizi uzun soluklu bellek-sanal müze oluşumuna götürecek girişimi,“KaydediyoruzKaybetmiyoruz”u başlattık.

UMUT VERİCİ GELİŞME: DERNEKLEŞME FAALİYETİ

Geçtiğimiz günlerde; umut verici bir gelişme de yaşandı. Anlamalarda bir araya gelen kayıp ve yaralı aileleri örgütlenme sürecini başlattı.Aileler, koordinasyonu sağlayan yapıların desteği ile en kısa sürede dernekleşmeyi hedefliyorlar. Dayanışma olarak bu süreçte de aktif olarak sorumluluk alıyoruz; almaya devam edeceğiz.

Dayanışmayı Büyütmek Umuduyla,Saygılarımızla…

 

10-10_4On Ekim Dayanışması; katliamdan hemen sonra kurulan gönüllü-bağımsız- sivil dayanışma ağı. On Ekim 2015 Ankara katliamdan etkilenmiş herkesle, her koşulda dayanışmak için kuruldu.

Dayanışma ağı; örgütlü, örgütsüz herkesin ortaklaştığı; 100’e yakını aktif 200’den fazla gönüllüden oluşuyor. Dayanışmayı oluşturan gönüllülerin çoğu; Ekim-Kasım aylarında yoğun olarak kriz masalarında çalıştı. Sosyal medya üzerinden lojistik desteği örgütledi. Bu aşamada kurulan On Ekim Dayanışması;

  • Katliamda yaşamını yitirenlerin yakınları, yaralılar/iyileşenler, tanıklar, kısacası doğrudan ve dolaylı etkilenenlerin-bizlerin; psikolojik, fiziksel ve ekonomik ihtiyaçlarının takibi ve hukuki sürecin sağlıklı yürümesi konularında sorumluluk alır.
  • Tüm bu süreçte imkanları elverdiğince kolaylaştırıcılık ve aracılık yapar.
  • İlgili tüm kurum, kuruluş ve inisiyatiflerle işbirliği halinde çalışır.
  • Bu amaçla kurulacak vakıf, dernek gibi yapıları destekler, sorumluluk alır.
  • Kentsel alanda yapılacak anıtlaştırma çalışmalarına aktif olarak katılır.

On Ekim 2015’te Ankara’da kaybettiğimiz yoldaşlarımıza, arkadaşlarımıza ve barışa verdiğimiz söz için; yaralılar ve doğrudan/dolaylı etkilenenlerle beraber,

  • Hak temelli takibi sürdürerek eksikleri tespit etmek,
  • Mobilize edilebilecek kaynakları harekete geçirmek,
  • İyileşmek – iyileştirmek – iyileşmeye aracı olmak,
  • Kenti – alanları geri almak,
  • Gündemde tutmak,
  • Bellek oluşturmak,
  • Kitleselleştirmek,
  • Anıtlaştırmak

için çalışıyor, emek veriyoruz.
Dayanışmayı ve Umudu Büyütmek için;
Arayın Sorun Talep Edin Yol Gösterin El Verin Paylaşın…

facebook.com/onekimdayanismasi
twitter.com/onekim15
www.onekim.org
onekimdayanismasi@gmail.com

 

 

12 Ara

Katliam Sonrasında Yaşam – Mevcut Durum ve Yapılması Gerekenler

10-10_410 Ekim 2015’te Ankara’da gerçekleşen katliam sonucunda resmi rakamlara göre 104 insan hayatını kaybetmiş, Türk Tabipler Birliği’nin verilerine göre 431 kişi yaralanarak hastanelerde tedavi görmüştür. Yaraların sarılmasında inisiyatif almayı hedefleyen On Ekim Dayanışması gönüllüleri olarak bizler kayıp ve yaralı yakınları ile kurduğumuz iletişim ile bir takım bilgiler edindik. Buna göre ölümler sebebiyle eğitim çağı ve öncesinde olan en az 72 çocuk ebeveynlerini kaybetmiştir.

Yapılan görüşmeler sonucunda hayatını kaybeden veya yaralanan insanların büyük çoğunluğunun alt orta sınıftan oldukları, katliam sonrasında ailenin geçimini sağlayan kişinin hayatını kaybetmesi veya uzun süren tedavi süreçleri sebebiyle ciddi gelir kaybı yaşadıkları, dolayısıyla geçim sıkıntısı çektikleri öğrenilmiştir.

Sürecin başından beri hastanelerde kurulan kriz masalarında emek harcayan arkadaşlarımızdan edindiğimiz veriler ve kayıp yakınlarını birebir arayıp öğrendiğimiz bilgiler ışığında diyebiliriz ki; altı kayıp yakını aile ve yedi yaralı yakını aile olmak üzere toplam 13 aile düzenli gelir desteğine ihtiyaç duymaktadır.

Katliamda ebeveynini kaybeden en az yedi çocuğun eğitimlerini sürdürmek için acil maddi desteğe ihtiyaç duydukları tespit edilmiştir. Katliamda hayatını kaybedenlerin aynı zamanda ailelerindeki hasta ve yaşlı bakımlarını üstlendikleri, mevcut durumda en az iki yaşlı ve hastanın bakım desteğine ihtiyaç duyduğu anlaşılmıştır.

Yine görüşmeler sonucunda eğitim gören iki çocuğun eğitimlerini bırakıp çalışmaya başladıkları öğrenilmiştir. Tedavisi devam eden veya taburcu olan yaralılar arasında en az beş öğrencinin öğrenimleri süresince desteklenme ihtiyacı ortaya çıkmış, en az 18 yaralının ve çocuklarının da eğitim desteğine ihtiyaç duyduğu tespit edilmiştir.

Protez ihtiyacı duyan üç kişi ile birlikte uzvunu kaybeden toplam dört kişinin adaptasyon süreçlerinde desteklenmelerinin gerekliliği dikkati çekmiştir.

Yaralananların hukuki süreçleriyle ilgili ciddi takip gerekmektedir. Henüz bu tür bir destek alamayan mağdurlara rastlanmıştır. Kayıp yakınlarının dava süreçleriyle bizim de iletişim halinde olduğumuz Koordinasyon Hukuk Komisyonu avukatları ilgilenmektedir.